13 Ekim 2012 Cumartesi

BUDVA


    Kısa süre öncesine kadar Budva,hatta Karadağ denilince çoğu kişinin aklına bir yer gelmezdi.Yugoslavya döneminde en ünlü eğlence merkezlerinden olan Budva,geçen yılların ardından yavaş yavaş eski görkemli günlerine geri dönüyor.








    Adriyatik Denizi'nin en güzel kıyılarına sahip Budva'nın en önemli noktası Old Town ya da Stari Grad olarak geçen eski şehir.
    Geçmiş yıllarda zengin işadamlarının başlıca turizm cennetlerinden biri olan Budva'da eğlence hayatı kaldığı yerden devam ediyor.Balkan şehirlerinin aksine saat 23:00'dan sonra hayat Budva'da yeni başlıyor.







   Budva tarihinde ufak bir bilgi ekleyim; Uluç Ali Paşa 1572 yılında Budva'yı  Venediklilerden satın alıp Osmanlı topraklarına katmış.1573 yılında ise Venedikliler ile yapılan bir anlaşma ile topraklar ülkeye geri iade edilmiş.
   Bir diğer olay da; 1979 yılında yaşanan büyük depremde Old Town'un büyük bir bölümü yıkılmış daha sonra 8 yıl süren çalışmalar sonucunda bugün kü görünümüne kavuşmuş.







   Budva'da akdeniz iklimi hakim.Yılda ortalama 230 gün güneşli hava görülür.Budva'da havaalanı yoktur.Zaten gerek de yok bence:) Karadağ'ın başkenti olan Podgorica'ya seferler düzenleniyor.Uzaklık da 65 km olunca,yetiyor.






   Yakınlarda yüzmek için Hawai adası da denilen St Nikola adasına gidilebilir.Yolculuk 15-20 dk sürüyor.






     Sveti Stefan; Budva'ya yakın en güzel yerlerden biri.15. y.y'da bir balıkçı köyü olarak kurulan Pvodne köyü sonradan Sveti Stefan ismini almış.Kral ve kraliçelerin denize girdiği adanın ünlü konukları arasında Sophia Loren,Marliyn Monroe,Liz Taylor ve Prenses Margaret gibi isimler var.Köyün son sakinleri 1955 yılında adayı terketmiş.Kısa bir süre önce ünlü bir otel zincirine satılmış.Şimdilerde dünyanın sayılı zenginlerini ağırlıyor... 






   Şehrin içinde ki 3 ana kiliseden biri St John Kilisesi.Burası katolik kilisesi.1828 yılına kadar Piskoposluk merkezi olarak kullanılmış.Bu kilisenin çan kulesini Stari Grad'a girmeden dahi görebiliyorsunuz...





   Diğer kilise; Holy Trinity,burası bir Ortodoks kilisesi.Kilisenin giriş kapısının üzerindeki 3'lü çan,kolayca farkedilmesini sağlıyor.Kiliselerin en önemli özelliği,aynı taş bloklardan yapılmış olması.







   Sahilin kenarında ise,804 yılında yapılan St. Mary's in Punta kilisesi bulunuyor.Bu kilisenin duvarında latince bir de yazıt var.Bu yazıt,Adriyatik kıyılarının bilinen en eski yazıtı.Kilise,Pisikopoz binası ile birleştirilmiş.(Bina dediğimiz küçük bir yapı.)






    Şehrin  marina tarafında ana kapı üzerinde Kanatlı Aslan figürü var,bu figür; Venedik Cumhuriyeti'nin sembolüdür.Güney tarafında ise bir kale var,kalenin içinde küçük bir müze ve kütüphane de bulunuyor.







     Şehrin girişinde büyük bir çan,beton bir bloğun üstüne oturtulmuş,hemen altında ise bir kapı var.Burası şehre gelen gemileri gözetledikleri yer.






Bu kadar güzelliğin dışında 17 harika plajı var.En ünlüleri; Becici,Kamenova,Kraljinica'dır.







   Bu plajların neredeyse tamamı mavi bayraklıdır.Budva'nın sahillerinden Berrak sulara açılmak isterseniz; limandan kalkan teknelerle 2 saatlik turlara katılabilirsiniz.Kartpostal güzelliklerini kaçırmayın... 






      Hediyelik alabileceğiniz fazla birşey de yok aslında.İlla birşeyler alırım derseniz; Lavanta torbaları,magnetler,biblolar,süs eşyaları tarzında ufak tefek şeyler alabilirsiniz.







   Budva; yöresel yemek konusunda biraz fakir.Ama deniz ürünlerinden aklınıza gelebilecek her çeşidi bulabilirsiniz.Fiyatlar da Dubrovnik vb yerlere göre daha makul.
   Market alışverişi pahalı değil.Örnek verecek olursak; Dubrovnik'te tadı kötü olan ufak şişe sular 1-1,5 euro'ya satılırken,burada 0.35 euro'dan başlıyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder