19 Eylül 2012 Çarşamba

DALYAN

   Tatlı su ile insan yaratıcılığının birleştiği bir havası var bu yörenin.Gölün esrarengiz zırhında,hikayelerin hayali dokularından meydana gelen puslu bir hava...
    Tatarcıklar sazlıkların arasında fır dönüyor.Bir su kaplumbağası çamurlu sudan başını çıkarıyor.Evet burası Dalyan...
 




   Kıvrıla kıvrıla akan suda hikayelerin efsunla dokularını hissedebileceğiniz ters akıntılarda başka dünyalar hayal edebileceğiniz bir peri masalı ülkesi...Vee içinde olmazsa olmaz ben:)




   Kaya mezarları;Dalyan'ın hemen karşısındaki sarp kayalarda ki tapınak cepheli mezarlardır.Aslında Dalyan'ın her tarafında yüzlerce kaya mezarı bulunmaktadır.Sadece Kaunos çevresinde 167 kaya mezarı kayıt altına alınmıştır.

  

 Tekne gezintisi yaparken de kaya mezarların önünden geçiyoruz.Tarihin gözleri gibi Dalyan'ı yüksekten izleyen karşı tepedeki kaya mezarlarının binlerce yıl önce hangi teknik kullanılarak yapılabildikleri hala anlaşılamamaktadır.Hangi aletler kullanılarak o kayalar oyulabilmiştir?Bunlar yapılırken sadece mezar odası oyulmamıştır. Mezar odasının dışından da dağ oyularak,mezar dağdan bağımsız hale getirilmiştir.Bir kişi rahatça mezarın çevresinde dolaşabilmektedir.Bunun amacının kralın mezarına tapınak havası vermek olduğu sanılmaktadır.




  
Antik çağlardan kalan tarih kitaplarının ve yazıtların pek çoğunda adı geçen Kaunos, Dalyan'ın tam karşısında bulunmaktadır.
Kaunos'un varlığı bilinmekte ancak nerede olduğu kanıtlanamamaktaydı. Kaunos Antik Kenti'nin yeri, kesin olarak 1842 yılında İngiliz Arkeolog Hoskyn tarafından belirlenmiştir. Hoskyn, Dalyan'daki harabelerde bir halk meclisi tableti bulmuş, bu tablette yazılanların çözülmesiyle buranın Kaunos olduğu ortaya çıkmıştı.
   Engebeli bir araziye kurulu antik kentte, görülebilecek başlıca yapılar şunlardır: Akropol (kale ve surlar), şehir surları, tiyatro, kilise, hamam, depo, çeşme, agora, stoa ve kent içi yolları, tapınaklar ve kutsal alan, liman ve mezarlık.  Bunun yanı sıra günümüze ulaşamayan askeri liman, tersaneler, spor merkezi, konutlar gibi yapılar ile henüz çıkartılmamış toprak altındaki eserler de düşünüldüğünde, antik kentin ne derece büyük  ve önemli  bir yerleşim alanı olduğun anlaşılır.





   İztuzu Plajı; Yengeçlerin hareketli hayatını izleyerek güneşlenebileceğiniz İztuzu'nda deniz kumlu ve sığ.Dalyan çayının tatlı suyuyla Akdeniz'in tuzlu suyu arasında göz alabildiğine uzanan bu altın rengi kumsal,aynı zamanda caretta caretta'ların üreme alanıdır.



   Dalyan halkı, yüzyıllar boyunca deniz kaplumbağalarını korumuştur. Bu sevimli hayvanlar da hem Dalyan sahilini betonlaşmaktan kurtarmış, hem de doğa harikası bu beldenin adını tüm dünyaya duyurmuştur. Dalyan halkı, Caretta Carettalara sahip çıkmanın, onları korumanın ödülünü günümüzde turizmden para kazanarak almaktadır.




   Özellikle Uzakdoğu ülkelerinde yenmesi ve doğal düşmanlarının çok olması nedeniyle soyları tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan Caretta Caretta (Loggerhead) türü deniz kaplumbağalarının son üreme alanlarından biri Dalyan'ın İztuzu Kumsalı'dır.
İnce kumlu bu kumsala kolayca çukur kazıp, yumurta bırakabilen kaplumbağaların sayısı her geçen yıl artıyor. Bunun nedeni ilginç. Bütün dünya denizlerini dolaşan kaplumbağalar, yumurtalarını sadece kendilerinin dünyaya göz açtıkları kumsala bırakıyorlar. Asla başka bir kumsala yumurtlamıyorlar. Dalyan'da dünyaya gelen Caretta Carettalar, korundukları için yavrularının sayısı da sürekli artıyor. Her geçen yıl İztuzu'na yumurta bırakanların sayısı artıyor.

Mart-Nisan aylarında Dalyan'a gelen Caretta Carettalar, önce mavi yengeçlerle besleniyorlar. Çiftleşen dişiler, Mayıs ayından itibaren yumurtalarını Dalyan'a, Dalyanlılara emanet ediyorlar. Yumurtalardan 55-60 gün sonra yavrular çıkıyor.
Caretta Carettaların üremelerine yardımcı olmak için İztuzu Kumsalı'na geceleri insanların girişine izin verilmiyor. Kokuyla yumurtaları bulabildikleri için yaz aylarında kedi ve köpek türü hayvanlar da kumsala sokulmuyor.



  
   Dalyan'da son yıllarda mavi yengeç turizmi başladı. Asıl vatanı Kuzey Amerika olan ve ilk önce Kuzey Ege'deki acı sulu lagünlere yerleştirilen Mavi Yengeç, Ege ve Akdeniz kıyılarına yayılarak popülasyonunu genişletti. Şu an başta Dalyan kanalları olmak üzere Türkiye'de 15 lagünde yayılım gösterdi.Bacakları kızartılan yengeç çekiçle kırılarak içindeki beyaz eti yeniyor. Mavi yengeçler genelde plankton, balık, bitki, yumuşakça ve kabuklularla besleniyor.







  
Dalyan'a gelip te mavi yengeç yemeden dönmek olmaz.Hatta benim gibi yengeçlerle poz vermeden dönmek hiç olmaz:)
         Ayrıca Yuvarlakçay'ın buz gibi suyunun kenarında taze alabalık ve yöre insanlarının kendi ürettikleri malzemelerle yaptıkları yemeklerden yiyebilirsiniz...  





Köyceğiz'e bağlı Ekincik koyu,teknelerin başlıca uğrak yerlerinden.Küçük bir derenin aktığı kumsalın ve yeşillikler içindeki köyün kartpostalı andıran sevimli bir görüntüsü var.





  
    Eşsiz bir labirentte yolculuktur Dalyan Delta gezisi.Siz nerede olduğunuzu bilemezsiniz,sazlıklar arasında dolaşırken her seferinde gördüğünüz yalı çapkını(bir tür kuş)aynı yalı çapkını değil.Size yalı çapkınının yanı sıra bir çok kuş türü eşlik eder Dalyan deltası labirentinde.Burada dolaşarak çok keyifli zaman geçirebilirsiniz.Bu gezi özellikle Dalyan'a yeni gelenlere tavsiye edilir.Ama ben bıkmadan her gittiğimde bu geziyi yaparım.




  Hatta öyle alışmışım ki,Dalyan deltası labirentinde tekne kullanmak aşırı zevkli:) Olaya adapte olmuş,yolcularımı gezdirmekteyim:)



    Turizm şirketlerinin tekneleri ile yolculuğa çıktığınızda yemekli-yemeksiz iki seçenek sunuyorlar.Tabi ki tavsiyem yemekli katılmanız olacaktır.Yemek ücretleri gayet makul.İçecek fiyatları yemeğe dahil olmuyor.Geziler genellikle sabah 10:00 gibi Dalyan rıhtımında başlıyor.
    Günün sonunda deniz yorgunluğu ve uyku bastırmış halde dönüyor oluyorsunuz.Güzel ve keyifli bir günün bitişi deliksiz uyku ile tamamlanıyor:)














1 yorum:

  1. harika bir sunum olmuş ellerinize bilginize teşekkürler ..bende yakın zamanda orayı gezdim ve hayran kaldım tekrar gitmek için sabırsızlanıyorum...

    YanıtlaSil